Milyoner Seminerleri

YAZ SESLERI ( 25 HAZIRAN - 01 TEMMUZ PROMOSYONU )

Şimdi güneş losyonlarına, mükemmel güneş gözlüklerine, şişe sularına, güneşe ve eğlenceye ihtiyacınız olacak.

Yaz ayları, çoğunlukla yoğun güneş ışığı ve daha uzun günler nedeniyle cilt üzerinde oldukça sıkıntı yaratır. Bu yaz cildinizi koruyarak, yaşlanma belirtilerini azaltacak, hiperpigmentasyonla ve vücudun su kaybetmesiyle savaşacak ve ilerleyen zamanlarda cilt kanseri riskini azaltacaksınız.
"Istakoz" rengi size uymuyorsa ve “kuru bir erik gibi buruşuk” olma durumu cildiniz için istediğiniz bir benzerlik değilse, güneşin sebep olduğu gözle görünen beklenmedik durumlara karşı korunduğunuzdan emin olmalısınız. Mor ötesi ışınların bulutlu günlerde dahi sizi yakabileceğini unutmayınız.
Güneş ışığından iyi ve sağlıklı bir "miktarda" faydalanmanızı tavsiye ederiz.
Makul dozlardaki (günde 15-20 dakika) güneş ışığı, bağışıklık sistemimizi destekler, cildin gelişimini ve tedavisini kolaylaştırır, hormon üretimini uyarır ve tam bir refah hissine katkıda bulunur. Doğal olarak da vücudun D vitamini üretebilmesini sağlar ve melanin pigmentinin, "cildin doğal güneş losyonu", birleşiminden sorumludur.
Sorun Mu Arıyorsunuz?
Sorun, güneş ışığına aşırı maruz kalmakla başlar, güneşe maruz kalmak, ozon tabakasının aşınmasıyla ile ilgidir ve zararlı UV ışınlarının çoğunun yeryüzüne ve cildinize ulaşmasına neden olur. UVA, cildin yaşlanmasını artırır, UVB, güneş yanıkları ile ilgili hasarlara katkıda bulunur ve UVC, tehdit oluşturan potansiyel bir kanserdir.
Klor, cildinizi ve saçlarını kuruturken, daha çok ısı ve nem; daha çok döküntü, hasar ve tıkalı gözenekler anlamına gelir!
Bu olası yatıştırıcı maddelerin yaz planlarınızı bozmasına izin vermeyin. Aşağıdaki yaz cildi ipuçlarını takip edin, ışıldayacaksınız.

Nemlendirme aşamasını atlamayınız: Hem yüz hem de vücut için daha hafif ve daha rahat formüllere yönelin. Gün boyunca göz kreminizle dolaşın, bu hassas bölge için ek bir korumaya ihtiyacınız vardır.

Güneş losyonlarını bolca sürünüz: Minimum 15 güneş koruma faktörü (SPF) ile hem ultraviyole A (UVA) hem de ultraviyole B (UVB ışınları)'a karşı geniş spektrumlu koruma sağlayan ürünleri seçin. Bu ürünlerin kimyasal güneş losyonları ile kimyasal koruyucu maddeler içermemesi gerekir. Dışarıya çıkmadan önce bol bol uygulayın. Dr Baumann Bionome Güneş Bakımı bir gerekliliktir.
Yaz Makyajı: Fondöteninizi açık tutun, toz allığı atlayın ve bunun yerine bronzlaştırıcı pudra hissi veren doğal görünümlü bir ışıltıya yönelin ya da bir krem allık kullanın. Yüzerken çıkmayan bir rimel kullanın ve hafif bir parlaklık için ruj uygulayın.

Minimum Gizleme: Baştan aşağı gizlemeye gerek yoktur, ancak uzun kollu bir tişörtü düşünün (en azından kumsalda "yeni" iseniz) geniş kenarlı bir şapka ve güneş gözlüklerini de ekleyin ve şimdi gitmeye hazırsınız. Bir şezlong ve geniş bir şemsiyeyi de unutmayın!

Kusurlarınızdan kurtulunuz: Bronzlaşmış teni göz ardı ederek ve güneşsiz bir "kendinden bronzlaştırıcı" seçerek kırışıklık, yaşlılık lekeleri ve cilt kanseri riskinizi en aza indirin.

Düzenli olarak ölü derileri dökünüz: Güneş, kum, ter ve güneş losyonu sadece yüz ve vücut üzerinde oluşan ölü cilt hücrelerinin miktarını artırır. Haftada bir kaç kere bir cilt soyucu ya da bir lif ile bu derileri arındırın. (Güzel bir sürpriz: Pul pul dökülmek, kendinden bronzlaştırıcınızın daha eşit bir şekilde dağılmasına ve çizgili olmasını önlemeye de yardımcı olacaktır.)

Sıvı Tüketiniz: Her gün 8-10 bardak su için.
Yaz döneminde cilt bakımınız için bu basit stratejileri uygulayınız,
böylece en iyi görünüme ve en sağlıklı cilde sahip olacaksınız!

 

Tüm zamanlar için Dr. Baumann

SAGLIKLI VE MUTLU BIONOME GUNLER

DR.BAUMANN TURKIYE GRUBU LEYLA INANIR POINT OF SKIN

BRANDING MANAGER

N.NILAY ERDIVAN

 

 

Leyla Inanır Point Of Skin Cok Yakında Ataşehir 'de Hizmetinizde

Leyla İnanır Point Of Skin bir çığ gibi büyüyor. İstanbul'un saygın semtlerinden biri olan Ataşehir'de de Leyla İnanır Point Of Skin Ataşehir Enstitüsü'nü  Point Of Skin grubuna katmanın GURURU ve size hizmet vermenin heycanın içinde.

Leyla İnanır Point Of Skin 34 yıllık bir tecrübenin vazgeçilmez en üst düzeyini sizlere sunmanın gururu içindedir. Bir markanın oluşumu ciddi emekler ister. Bugün Leyla İnanır marka olarak biliniyorsa bu ciddi bir  emek, güven ve dürüstlük ilkelerinden vazgeçilmemesi doğrultusundadır.

18 Temmuz 2012 Çarşamba Günü  saat 14:00 / 19:00 da ATAŞEHİR' de Leyla İnanır Point Of Skin Ataşehir Enstitüsü'nü  Point Of Skin grubuna katmanın GURURU içindeyiz.

Açılışımıza süpriz konuklarımız ve siz değerli dostlarımızı da aramızda görmekten onur duyarız..

ADRES: Barboros Mah Bahçe Sok. 8/3 Batıataşehir İstanbul

TEL: 0216 700 24 23

Email : [email protected]

DR.BAUMANN LEYLA INANIR POINT OF SKIN

BRANDING MANAGER

N.NILAY ERDIVAN

Yediğimiz Gıdalarda Arsenik Bile Var!

TURKLAB'ın 3 ilde 10 gıda analiz laboratuvarında yaptırdığı analizlerde çarpıcı sonuçlar ortaya çıktı. Sonuçları değerlendiren TURKLAB Başkanı Dr. Can Demir, gıda analizlerinde ağır metallerin yanı sıra arseniğe bile rastlandığını açıkladı.

 TURKLAB'ın 3 ilde 10 gıda analiz laboratuvarında yaptırdığı analizlerde çarpıcı sonuçlar ortaya çıktı. Sonuçları değerlendiren TURKLAB Başkanı Dr. Can Demir, gıda analizlerinde ağır metallerin yanı sıra arseniğe bile rastlandığını açıkladı.

Türkiye son 3 ay içerisinde gıda alanında ortaya çıkan sahteciliklerle sarsıldı. Mısır şurubu ile sahte bal üretimi yapıldığının ortaya çıkmasının ardından, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı sahtecilik yapan firmaları deşifre etmeye başladı. Bunun üzerine geçmişte vatandaşların neredeyse hiç fark etmediği gıda analiz laboratuvarlarına yapılan başvurularda da artış yaşanmaya başladı. 

 

Laboratuvarlara getirilen numunelerde ortaya çıkan sonuçlar araştırıldı. Kalibrasyon ve Deney Laboratuvarları Derneği, (TURKLAB), İstanbul’da 8, İzmir’de 1 ve Antalya’da da 1 olmak üzere toplam 10 gıda analiz laboratuvarına getirilen numunelerin sonuçlarını açıkladı. Son 16 aylık sonuca göre, 10 laboratuvara toplam 297 bin 18 başvuru yapıldı. Başvurularda alınan numunelerin 110 bin 713’ü ithalat şirketlerinin kontrol için verilen ürünleriyken, 181 bin 925 de özel istek üzerine alınan numuneler oldu. Özel istek üzerine alınan numunelerin, bireyler, marketler, oteller ve lokantalara ait olduğu belirtildi. Çıkan sonuca göre ise, 297 bin 18 gıda numunesinden 280 bin 769’u gıda kodeksine uygun çıktı. Numunelerin 16 bin 411’inin ise sakıncalı olduğu tespit edildi. Sakıncalı bulunan gıda ürünlerinden 648’si ithal edilen ürünlerde, 14 bin 429’u da özel istek üzerine alınan numunelerde çıktı. Bu da vatandaşların getirdiği numunelerin yüzde 7’sinin sakıncalı olduğunu ortaya koydu. TURKLAB Başkanı Dr. Can Demir sakıncalı bulunan gıda ürünlerinin hayvansal kökenli ürünler olduğunu belirterek, bu ürünlerin kırmızı et, beyaz et ve ürünleri, süt ürünleri, peynir ve yumurta ürünleri olduğunu söyledi. Hayvanlardan insana geçen 230 hastalığın olduğunu belirten Demir; “Özel istek üzerine verilen numulerde, sakıncalılar ağırlıklı olarak hastalık yapan bakteriler tespit edildi. Patojen yani zehirlenmeveya hastalıklara hatta ölüme bile neden olan bakteriler ile beraber kirlilik de tespitlerde yer aldı. İthalatta tespit edilen maddelerde ise ağır metaller bulundu. Bunlar kurşun, krom, kadmiyum gibi ağır metaller. Bunun yanında arsenikve küf bile tespit edildi.”

 

Laboratuvara başvurun

 Gıda Mühendisleri Odası Başkanı Petek Ataman, tüketicinin bir ürünü dışarıdan inceleyerek sahte olup olmadığını anlamasının mümkün olmadığını söyledi. Ataman, “Sahte ürün ancak laboratuvar analizi ile ve kayıt sisteminin takibi ile anlaşılabilir. Yani ayrıntılı sistem kontrolü ile. Tüketici ne yapmalı? Tüm bu olanlar aklını karıştırıyor ama kayıtlı ve onaylı ürün tüketmeye devam etmeli” dedi. 

 

Sahteciliği nasıl yapıyorlar? 

 Gıda ürünlerinde sahteciliğin birçok yolu var. İşte o hileler...

 

- Sucuk,  salam , sosis: Sakatat veya kanatlı etlerin kemiğinin üzerinden sıyrılmış mekanik kıyma konuluyor. Buna Mecanical Debone Meat (MDM) yani manyetik kıyma da deniliyor. 

 

- Kaşar peyniri: Miladı dolmuş kaşar peynirler tekrar eritilip yeniden kaşar peyniri yapılıyor.

 

- Beyaz peynir: Yağ oranında hile yapılarak, mayalamadan önce yağı alınıyor. Ayrıca nişasta ve bitkisel yağlarda kullanabiliyor. 

 

- Süt tozu: İçerisine tebeşir tozu ve pudra şekeri katılabiliyor. 

 

- Yoğurt: Su tutucu katılabiliyor. Yoğurdun gramajı artıyor. Kıvam arttırmak ve yine su tutması için ayrıca jelatin katılıyor. Jelatin, domuzun deri veya kemiklerinin kaynatılmasıyla elde ediliyor. 

 

- Eritme peynir: Eski peynirler eritilerek eritme peynir haline getiriliyor.

 

- Tereyağı: Normalde sütün içerisindeki yağ çekilip tereyağı elde ediliyor. Ancak hilekarlar tereyağı yapılırken mitkisel margarin de katabiliyorlar. 

 

- Zeytinyağı  : Kanola, mısır gibi ucuz yağlarla karıştırma yapılabiliyor. Ayrıca sabun üretiminde kullanılması gereken asidi yüksek yağlar, işlemden geçirilerek sızma zeytinyağı diye satılıyor.

 

- Dondurma: Şeker yerine yapay tatlandırıcı, doğal sahlep yerine suni sahlep, süt yerine su ve süt tozu, meyve yerine yapay meyve boyası katılarak dondurma elde edilebiliyor. Ayrıca kıvamı tutturmak için de jelatin kullanılabiliyor. 

 

- Baharat: Kiremit tozu karıştırılabiliyor. Pul biberde de kırmızılığı artırmak için boya maddesi katılabiliyor. 

 

- Çay: Körpe filiz yerine kart dallar çaya karıştırılabiliyor. Ayrıca karaciğere zarar veren küflü çaylar da satılabiliyor. 

 

- Süt: Uzun süre dayanması için sütün yağı çekilebiliyor, su katılabiliyor, asitlik gelişimini maskelemek amacıyla nötrleyici maddeler kullanılabiliyor.

 

- Bal: Sadece mısır şurubu kullanılarak sözde bal üretilebiliyor. 

 

- Kıyma: Kedi-köpek için ayrılan kemikler kıymaya katılıp satılabiliyor. Bunun yanında, tavuğun gagası, tırnağı bile kıymaya katılabiliyor.

 Gazete vatan alıntıdır..

 

 Dr.Baumann Türkiye Grubu Leyla Inanır

Branding Manager

N.Nilay Erdivan

EVRENSEL BASARI PRENSIPLERI

Şimdiki Milyoner Semineri # VII

Evrensel Başarı Prensipleri-YASALAR

Seminer İçeriği – ARTIK BİR SIR DEĞİL!!!! Yıllardır, “BAŞARI PRENSİPLERİ” SADECE babadan oğula geçen BİR SIR idi. Ama...ARTIK DEĞİL.... “BAŞARI PRENSİPLERİ BİLİMİ”NİN en son gelişimi, “BAŞARI PRENSİPLERİNİN” şifrelerini çözmeyi ve “BAŞARININ EVRENSEL YASALARINI!!!” şekillendiren mantığa uygun ve uygulamalı aşamalarda yer alan bu prensipleri oluşturmayı sağladı.

“EVRENSEL YASALAR” kelimelerinin altını çizmek,  bu seminerin sonsuz derinliğini ve elde edeceğiniz faydaları keşfetmeye başlayabilmeniz için bir ipucudur!  

BAŞARI artık sadece YETENEK meselesi değildir,

BAŞARI, öğrenebileceğiniz ve GÜN BE GÜN UYGULAYABİLECEĞİNİZ bir formüldür.....

Bu seminer kimler için – Sadece BİR HAYATINIZ var ve siz bu hayatta ya başarılı olursunuz ya da....  Bu seminer SADECE BAŞARILI BİR HAYAT SÜRDÜRMEKTE ISRAR EDEN, prensipleri öğrenmeye hazır olan ve kendini GÜNLÜK BAŞARI UYGULAMASINA adamış KİŞİLER içindir...

Yer:    Fahrettin Kerim Gökay Cd. No:61 A Blok

Tel : 0216 700 24 20-21

Faks : Yakında hizmetinizde.

E-Mail : [email protected]

İSTANBUL / KADIKÖY

Zaman: 16 TEMMUZ Pazartesi & 17 TEMMUZ Salı

Saat:    10.00 - 17.00 arasında

Seminer, tam olarak belirlenen saatte başlar, geç kalan kişilerin seminer başladıktan sonra içeri girmelerine izin verilmeyecektir.

Diğer:    Koltuk sayısı sınırlıdır, bu nedenle yerinizi önceden ayırtın ve katılımınızı garanti altına alın.

Bu prensipleri her gün uygulayan kişilerden elde edebilirsiniz, EVRENSEL BAŞARI PRENSİPLERİNİ öğrenmek için bu mükemmel fırsatı KAÇIRMAYIN. BİR SONRAKİ EVRENSEL BAŞARI PRENSİPLERİ SEMİNERİ BİR YIL SONRA, YANİ 2013 YILININ TEMMUZ AYINDA OLACAK.

DR BAUMANN TURKIYE GRUBU LEYLA INANIR

MILYONER SEMİNER 7

BRANDING MANAGER

N.NILAY ERDİVAN

YAYGIN OLARAK KULLANILAN KORUYUCULARIN TEHLIKELERI

Journal of Applied Toxicology (Uygulamalı Toksikoloji Dergisi)'nde yayınlanan yeni bir çalışma, günümüz piyasasındaki binlerce tüketici ürününde mevcut olan hormonları taklit ederek oluşturulmuş yaygın olarak kullanılan koruyucuların tehlikelerine dair bazı rahatsız edici olasılıkları ortaya koymaktadır.

"İnsan vücudunun farklı bölgelerinde ortaya çıkan parabenler: bulguların kaynağı ve olası sonuçları üzerinde düşünme," başlıklı konuda araştırmacılar, parabenlerin -- ilaçlarda, gıdalarda ve kozmetik ürünlerinde yaygın olarak kullanılan östrojeni taklit ederek oluşturulmuş bir kimyasal sınıf -- göğüs kanseri ve çocukluk çağında karşılaşılan hastalıklar üzerinde bir rol oynadığını ele almıştır.

Güney Manchester Üniversite Hastanesi NHS Kuruluş Vakfı Göğüs Kanseri Oluşumunu Önleme Merkezi bulgularına ağırlık veren rapor geçtiğimiz ay (Mart, 2012) yayınlanmıştır. Bu rapor, primer göğüs kanseri bulunan ve göğsü ameliyatla alınan 40 bayandan toplanan göğüs doku örneklerinde beş paraben esteri bulunduğu ortaya koymuştur. Rapor, üç şeyi ortaya koymuştur:

1) Göğüs dokusu örneklerinde bulunan parabenlerin ester şekli, dermal temas yollarını göstermiştir, bu da cilt bakım ürünleri ve koltukaltı deodorantları ile oluşur.

2) Paraben kalıntıları, göğüs dokusunda doğal olarak bulunan 1 milyona kadar daha fazla östrojen (östradial) konsantrelerinde bulunur.  

3) Propilparaben, koltukaltı deodorantların sıklıkla kullanıldığı ve göğüs kanseri görülme sıklığı en fazla olan koltukaltı bölgesinde (aksilla) yüksek konsantrelerde bulunmuştur.   

Dünya Sağlık Örgütü, östradiol (E2)'den 10,000-100,000 daha az etkili olmasından dolayı düşük toksik riskli parabenlerin östrojenik özelliklerini göz önünde bulundururken göğüs dokusu örneğinde bulunan 1 milyon kat daha yüksek seviyeler, daha fazla ortaya çıkma oranı, etkideki azaltımı dengelediğini göstermiştir.

Ayrıca yeni çalışmada alınan notlara göre oldukça rahatsız edici bir olasılık da mevcuttur: "Çocuklarda ortaya çıkma risklerine dair endişeler şunu ortaya koymuştur: 'parabenlerin östrojenik ağırlığı ve kandaki metabolitler, çocukluk döneminde iç kaynaklı östradiol eylemi aşabilir ve propilparaben için güvenlik payı, en kötü durumun ortaya çıkmasıyla karşılaştırıldığında çok düşüktür’ (Boberg et al., 2010)."

Diğer bir deyişle, parabenler gibi kimyasallardem elde edilen sentetik hormonlar, çocuklarımızdaki içsel olarak üretilen (doğal) hormonların faaliyetini tutabilir. İngiliz nüfusunun ürün örneklerinin (6 yaş ya da üstü) %99.1'ini içerir methylparaben, bu durumun büyük değişimlere neden olabilen sonuçları bulunur.

Şimdilik, Avrupa yönetmelikleri, kozmetik ürünlerinde %0.4'e kadar paraben kullanılmasına izin vermektedir. İngiltere'deki sınırlar daha az kısıtlamalıdır. 

According to the FDA’s website: "Cosmetic Ingredient Review (CIR) (Kozmetik İçerik Maddeleri İncelenmesi), 1984 yılında metilparaben, propilparaben ve butilparabenin güvenliğini gözden geçirmiş ve %25 seviyelere kadar kozmetik ürünlerindeki kullanım için güvenli oldukları sonucuna varmıştır. Genel olarak parabenler, %0.01'den %0.3'e kadar olan seviyelerde kullanılmaktadır." Parabenler aynı zamanda gıda koruyucu maddeleri olarak kullanılmak üzere FDA (Amerikan Gıda ve İlaç Kurumu) onaylıdır.

Günümüzün toksik risk değerlendirmeleri, kötü kronik etkileri, düşük dozlarda ortaya çıkma durumunu hesaba katmadığı gibi sinerjitik zehirliliğin gerçekliğini düşünmez, yani, diğer kimyasallarla birlikte bir kimyasalın kötü etkilerinin de artabileceği gerçekliğini, bu yeni araştırma, rahatsız edici bir olasılığa dikkat çekmektedir: yaygın bir şekilde kullanılan koruyucu maddeler, korunmasız nüfustaki hastalık yükünde pay sahibi olabilir -- özellikle vücut yükü daha fazla olan (daha düşük vücut ağırlığı ve kimyasal doz) bebekler ve çocuklar, kimyasal yollarla uyarılmış oldukça yüksek genotoksisiteye duyarlı olur (çünkü hücreleri daha hızlı çoğalır), ve detoksifikasyon sistemleri yetişkinlere göre daha az gelişmiştir.

Kendimizi ve özellikle de çocuklarımızı kaçınılmaz kimyasal maddelere maruz kalmaya karşı korumak için bu ülkenin toksik risk değerlendirmelerindeki önleyici ilkeyi yerine getirmesi gerektiği gittikçe netlik kazanmaktadır: bir kimyasalın zarar verebilme gibi bir belirtisi mevcutsa (hücreye ve hayvan üzerinde yapılan çalışmalara bağlı olarak), zarar verecekmiş gibi tedavi edilmeli ve buna göre ayarlanmalıdır. O zamana kadar kobayların yaşayan ve nefes alan bir nesliyiz.

Bu konuyla ilgili ek araştırmalar için paraben toxicity araştırma sayfamızı ziyaret ediniz. Ayrıca, canlılık kabiliyetine dair dört çalışmaya da bakınız reduce paraben toxicity.

Saygılarımla

Dr.Baumann Türkiye Grubu Leyla İnanır

Branding Manager

N.Nilay Erdivan

ANNELER VE KIZLARIN GUZELLIK BAGI 2 (18-24 HAZIRAN PROMOSYONU)

Kızlarınıza sağlıklı ve güzel bir cilt sunun.

Genellikle annelerimizin kendi eşsiz güzellik ve alışkanlıkları bize miras kalır.
Çocukluktan kadınlığa geçerken kızların gülüşleri, sesleri, jest ve zevkleri Annelerinden etkilenir. Kızların tarzlarındaki ve kendilerindeki benzerlikler, bu bağın yakınlığına görsel olarak tanıklık eder, kimlik ile özsaygı hissinin gelişmesinin birer parçası haline gelir. Anneler, kendi etkilerinin farkında olmalı ve bunu olumlu bir şekilde kullanmalıdır.

Anne sevgisi ve desteğinden gelen güven ile yollarını belirleyen kızlar, annelerinin çizdiği bu güzellik yolunda ilerlemektedir. Kızlar, ilişkilerdeki geçiş noktalarında kendilerini güvende hissederler, çünkü annelerinin sürekli gelişen dünyada güzellik ürünleri ve bakımları ile kendine rehber olmalarından keyif alırlar.

Bazen mesafelerle ayrılabilen yoğun ve özerk hayatlara daldığımızda yüz bakımı ve manikür gibi bizleri şımartan bir SPA molası vermek ya da evde bakım uygulaması için zaman ayırmak bize iyi gelecektir. Duygusal bağları güçlendirmek adına daha çok ihtiyaç duyulan zaman, ara ve yakınlaşma, hem annelere hem de kızlarına iyi gelecektir. Bionome Anneler ve Kızlar Güzellik Günü için zamanı eğlenceli hale getirin ve her ikinizin de sevdiği eğlenceli ve büyüleyici ritüellerin hepsini yapın.

Bionome, cilt dostu ya da ciltle özdeş güzellik ürünlerinin kullanılması anlamına gelmektedir.

 Güvenli ve sağlıklı bir Bionome Cilt Bakımı'nın ihtiyaçlarını tartışın ve bu ürünleri birbirinize vereceğiniz hediyelerin bir parçası haline getirin.
Tüm "güvenli cilt bakım" bilgilerini paylaşın, bu, sağlık için önemlidir.

Birlikte aile yemeği yiyin ve yemeklerin besleyici olduğundan emin olun.
Birlikte egzersiz yapın.
Anneler, kızınızın niteliklerini görünüşünden daha fazla överek kızınız için olumlu bir beden imajı ve sağlıklı bir özsaygıyı teşvik edin.
Ve tabi ki düzenli bir Anne Kız Güzellik Günü'nü kutlayın.
Mükemmel bir Anne-Kız Deneyimi edinin.

Tüm zamanlar için Dr. Baumann

SAGLIKLI VE MUTLU BIONOME GÜNLER

DR.BAUMANN TURKIYE GRUBU LEYLA INANIR POINT OF SKIN

BRANDING MANAGER

N.NILAY ERDIVAN

 

ACIMIZ BUYUK NIHAL TOPCU'YU KAYBETTIK

Şu an yazdığım en zor yazılardan birtanesi….

Canımız, biricik dostumuz, mesai arkadaşımız, güzellik Uzmanlığı Hocamız Sayın; ‘Nihal TOPÇU’ sabaha karşı aramızdan ayrılmıştır. Kendisine Allah'tan rahmet diler; başta ailesi olmak üzere tüm sevenlerine başsağlığı ve sabırlar dileriz.

Cenaze töreni bugün ikindi namazına mütabiken Küçükköy Meydan Camii Gaziosmanpaşa’da kılınacak.

‘’ Mekanın cennet olsun seni çok seven arkadaşların..’’           

 

Leyla İnanır Ailesi

Branding Manager

N.Nilay Erdivan

 

 

BITKISEL YAGLAR

Bitkisel Yaglar

Kozmetik ürünlerinde doğal bitkisel yağların kullanımı mineral yağların(petrol bazlı) aksine ciltle uyumlu ve sağlığa yararlı olmaları sebebiyle gittikçe artmaktadır. Bitkisel yağlar ve hidrojenlenmiş bitkisel yağlar, banyo ürünleri, arındırıcılar, makyaj malzemeleri, parfümler, ayak pudraları, kişisel temizlik ürünleri, güneş kremleri gibi geniş bir ürün yelpazesinin formülasyonunda kullanılır.

Sağlıklı bir ciltte yağ asitleri, cildin ideal PH dengesini sağlayan  bir sebum(yağ) tabakasının oluşması için elzemdir ki cildin dış tahribatlara, bakterilere ve nem kaybına karşı  korunması bu denge sayesinde mümkündür.
Cilde çok katmalı lipozomlar vasıtasıyla taşındığında yağ asitleri, ciltteki zarları birbirine bağlar ve hücreler tarafından metabolizmanın sağlıklı işleyişi için enerji kaynağı olarak kullanılır.

Nebati sıvı yağlar ve katı yağlar bitkilerden elde edilen lipid maddelerdir. Fiziksel açıdan, sıvı yağlar oda sıcaklığında akışkan formdadır; katı yağlar da donuk. Kimyasal olarak, hem katı hem de sıvı yağlar, yapısında gliserin bulunmayan balmumuyla karşılaştırıldığında, trigliseridler oluşur. Bitkiler pek çok parçasından yağ elde edilse de, ticari uygulamada, yağ genellikle çekirdeklerden elde edilir. 


Yağ asitleri yağların yıkımı sonucu ortaya çıkan asidlerdir. Faydalı yağlar olarak Kabul edilirler. Bu asitler suda iyi çozünmezler ve pek çok hücre türü tarafından enerji olarak kullanılabilirler. Monodoymamış, çoklu doymamış veya doymuş türde olabilirler. Organiklerdir, diğer bir sözle karbon ve hidrojen molekülleri içerir.

Uzun zamandır yanlış bilinen bir yönü de sadece vücut sıcaklığını dengelemekle sınırlı olduklarıdır. Lipidler yağdırlar. Bitkisel yağlar %100 lipid içerirler. Bugün yararlı yağların da diğer yağlar gibi olduğu görüşü sonunda değişti ve biliyoruz ki bazıları vücudun ihtiyaç duyduğu temel yağlardandır. Lipidler enerji verir. Her bir gramı 9 kalori enerji verir. Bu enerji dış ortamın sıcaklığı ne olursa olsun vücut sıcaklığını 37°C’de tutar.

Diyetlerde yağlar, yağda çözünen A, D, E ve K vitaminleri için taşıyıcı rol üstlenir ve emilimlerini sağlar. Temel yağ asitlerini ve linoleik asitleri(omega-6) vücuda kazandırır. Yağlardan kazanılan enerji, vücutta en yaygın türü olan trigliserid olarak depo edilir.

Bağırsaklar trigliseridleri ememezler. Bunun yerine, pankreatik lipaz denilen madde sayesinde bunları serbest yağ asitlerine dönüştürürler.Böylelikle bağırsak zarını aşarlar ve sonra tekrar trigliseride dönüşürler ve lipozom olarak paketlenirler. Bu lipozomlar ve trigliseridler lenf sistemindeki kılcal damarlar aracılığıyla kana karışırlar. Kan yoluyla da vücuttaki dokulara yayılır. Sonrasında da ya depolanır ya da enerji için oksijenle yakılır. Karnitine denilen amino asitler yağ asitlerinin iyi bir şekilde dokularımıza ulaştırılmasını sağlayara bu yağ asidi sentezi işleminde vücuda yardım eder

Vücut ve Cilt için Lipidlerin Görevleri

Yağ asitleri sıvı yağlarda ve diğer yiyecekleri oluşturan katı yağlarda bulunur. Sağlıklı bir diyetin önemli bir parçalarıdır çünkü vücut pek çok sebebten dolayı bu yağlara ihtiyaç duyar. Yağ asitleri oksijenin kan akışında hareketini sağlar. Cilt zarlarının gelişimini, güçlenmesini ve işlevini sağlar.

Yağ asitleri ayrıca kolesterol dene vücut işlemini destekleyerek sağlıklı cildin korunmasına, erken yaşlanmayı önlemeye ve kilo kaybını önlemeye yardım eder. Daha da önemlisi atardamarlardaki kolesterol birikimini önlemeye yardımcı olurlar. Diğer bir görevleri de kiloyu düzenleyen adrenal ve tiroid bezlerine yardım etmektir

Çeşitli türlerde yağ asitleri vardır. Büyük ihtimalle Omega-3 gibi bazı türleri duymuşsunuzdur. Omega-3, Omega-6 gibi temel yağ asidi olarak kabul edilir. Omega-9 ise diğerlerinin aksine vücut tarafından üretilir.
Omega-3 ve Omega-6 yağ asitleri balıkta ve bazı sebzelerde bulunur. Vücutta üretilemedikleri için gıda veya doğal süplemanlarla vücuda takviye edilir. Fakat, bunları kullanmaya başlamadan önce doktora danışmak gerekir.

Temel yağ asitleri kandaki gerekli lipid değerini korumak için gereklidirler. Düzenli kan basıncı ve kan pıhtılaşması için de gereklidirler. Diğer bir önemli işlevi ise enfeksiyon veya yaralanma durumlarında enflamasyonu control ederler. Temel yağ asitleri bağışıklık sisteminin uygun bir şekilde çalışmasına yardım eder. Genellikle bütün  yağ çeşitlerini sağlığa zararlı görürüz, fakat yağ asitleri ideal sağlık dengesi için elzemdir.   

Lipidler suda çözünmediklerinden farklı bir bileşik grubu olarak kategorize edilirler. En genel üç çeşit lipid vardır:

• yağlar (yağ asitlerinden ve gliserolden oluşurlar)
• fosfolipidler 
• steroitler

Lipidlerin üç temel işlevi vardır: 

• enerji depolanmasına yardım etmek
• hücre zarı oluşumuna yardım etmek
• hormone ve vitaminlerin düzenlenmesine yardım etmek

Vücutta üretilemeyen çoklu doymamış yağ asitleri (PUFAlar), linoleik ve alfa-linolenik asitlerdir. Vücut dahilinde  arakidonik asit, eikosapentaenoik asit veya dekosahekzaenoik asit(DHA) gibi PUFAlara dönüştürülebilirler.
PUFAlar vücuttaki hücre zarlarının korunması için önemlidirler.

Çoklu doymamış Yağ Asitleri – Diyetetik Kaynaklar

İki temel çoklu doymamış yağ asidinin(linoleik asit ve alfa-linolenik asit) bulunduğu besinler :

Linoleik Asit (Omega 6 ailesi)

• Sebzeler
• Meyveler
• Kabuklu yemişler
• Tahıllar
• Tohumlar

Yağlar şu maddelerden üretilir:

• Keten tohumu
• Kolza tohumu (kanola)
• Kenevir tohumu

Aşırı vejetaryenler daha az ayçiçek yağı, yalancı safran ve mısır yağı kullanarak ve alfalionlenik asit içeren kanola yağı, soya fasülyesi veya fındık yağı tercih ederek dokularında daha iyi bir PUFA dengesi sağlayabilirler..
Teşekkürler

SAGLIKLI VE MUTLU BIONOME GUNLER
DR.BAUMANN TURKIYE LEYLA INANIR POINT OF SKIN
BRANDING MANAGER
N.NILAY ERDIVAN

LEYLA INANIR POINT OF SKIN KURTKOY ACILISIMIZA HEPINIZ DAVETLIMIZSINIZ

Leyla İnanır Point Of Skin 34 yıllık bir tecrübenin vazgeçilmez en üst düzeyini sizlere sunmanın gururu içindedir. Bir markanın oluşumu ciddi emekler ister. Bugün Leyla İnanır marka olarak biliniyorsa bu ciddi bir  emek, güven ve dürüstlük ilkelerinden vazgeçilmemesi doğrultusundadır.

17 Haziran 2012  Pazar Günü saat 14:00 / 19:00 da KURTKÖY' de Leyla İnanır Point Of Skin Kurtköy Enstitüsü'nü  Point Of Skin grubuna katmanın GURURU içindeyiz.

ADRES: Yenişehir Mah. Eşref Bitlis Bulvarı Dumankaya Trend Ekstra Sitesi B Blok No:13/3 Kurtköy-Pendik İSTANBUL

TEL: 0216 683 40 40 -41

DR.BAUMANN LEYLA INANIR POINT OF SKIN

BRANDING MANAGER

N.NILAY ERDIVAN

ETERIK YAGLAR

Eteral Yağlar ve hidrosollar fiziksel sağlığı,huzuru artırmak ve duygusal dengeyi iyileştirmek için güzellik salonlarında/SPA kullanılır. Eteral yağların iyileştirici etkileri solunum yoluyla veya yüze ve vücuda direk uygulanmasıyla kazanılır. Eteral yağların kullanılmasındaki temel amaçlar şöyle sıralanabilir:

• Vücut ve zihin arasındaki dengeyi sağlamak
• Botanik tedavilerin insan sağlığı üzerindeki güçlü etkisinden faydalanmak

Doğanın bir parçası olarak temel yağlar, hem iyileştirme sanatının araçları hem de tıbbın önemli kimyasal tamamlayıcılarıdır. Deriye uygulanmasında ve solunumunda esaslı biçimde sağlığı ve zindeliği artırdığı gözlenmiştir. Aynı zamanda belirli cilt problemlerine yönelik olumlu etkileri vardır. Eteral yağlar hem kozmetik uzmanları tarafından hem de homeopathistler tarafından desteklenmektedirler.

Her ne kadar normal cilt bakım ürünlerinde hoş bir koku vermesi için kullanılsa da maalesef kozmetik ürünlerinde çoğu kez alerjik reaksiyona yol açtığına rastlanmıştır.

Kokular ve kokulu yağlar üzerine yapılmış bilimsel araştırmalar, bu yağların alerjiler için esas sebep olabileceği sonucuna vardı. Bu sonuç, ‘’doğal olan her şey iyidir’’ ya da ‘’kimyasal olan herşey kötüdür’’ yargılarının yanlışlığını gösteren iyi bir delildir.

Bazı şirketlerin ürünlerinin üzerine yazdıkları ‘’ sentetik koku içermez’’ ibareleri bu ürünlerin alerjiye yol açmadıkları anlamına gelmez.

Mart 2005’ten beri tedavi ve temizleme uygulamalarına yönelik yasal düzenlemeler, eteral yağlarda ve parfümlerde bulunan ve alerjiye yol açan 26 etken maddenin açıklanmasını gerektiriyor. Durulanmayan ürünlerde %0,001 ve %0,01, durulanan ürünlerde %0,01 yoğunluk oranlarında bunların belirtilmesi gerekir.

Uluslararası Kozmetik Enstitüsüne(INCI) göre eteral yağlarda bulunan 26 allerjen:

• Alfa İzometilionon
• Anason Alkol
• Amil Sinemal
• Amilcinnamil Alkol
• Benzil Alkol
• Benzil Benzoat
• Benzil Sinnamat
• Benzil Salisilat
• Butilfenil Metilpropion
• Sinamil Alkol
• Sitral İzogenol
• Sitronelol
• Kumarin
• Ögenol
• Everin Prunastri Özütü
• Everin Furfurase Özütü
• Farnesol
• Geraniol
• Heksil Sinnamal
• Hidroksisitronelal
• Hidroksisoheksil 3-Sikloheksen Karboksaldehid
• Linalol
• Limonen
• Metil 2-Oktinoat

 

Kokulara ilişkin bu yasa, sadece parfümlerden kaynaklanan değil aynı zamanda doğal eteral yağlar içeren ürünlerden kaynaklanan alerjilere karşı tüketiciyi korumak için yürürlüğe girdi.

Örneğin Dr.Baumann ürünleri tedavi ürünleri eteral yağ içermez. Eteral yağlar, sadece belirli cilt ihtiyaçlarında ve bireysel bazlı tedavilerde ayrı özel bir ürün olarak kullanılır. Bu durumlarda yoğunluk oranları alerjik reaksiyon ihtimalini minimalden sıfır riske düşürmek için control edilir.

Eteral yağlar, yoğunluk oranı çok yüksek olduğunda cilt üzerinde toksik reaksiyonlar yaratabilir. Diğer bir yandan, yoğunluğun %20 ile sınırlandırılması tüketici için bir risk teşkil etmemektedir. Dr. Baumann SPA ürünleri setinde eteral yağlar, tüm vücuda tedavi uygulandığından  %100 yoğunluğa kadar seyreltilmiştir.

Özetlemek gerekirse:

Eteral Yağlar sağlıklı ve dengeli bir zihin ve vücut için çok faydalıdır, fakat profesyonel terapistler ve homeopathistler eşliğinde dikkatle kullanılmalıdır.

 

SAGLIKLI VE MUTLU BIONOME GUNLER
DR.BAUMANN TURKIYE LEYLA INANIR POINT OF SKIN
BRANDING MANAGER
N.NILAY ERDIVAN